Anlaşmazlık, iki veya daha fazla taraf arasındaki çatışmalı fikirlerin ya da beklentilerin çatışmasıdır. Anlaşmazlıklar küçük ölçekte, arkadaşlar arasında ya da ailede yaşanabileceği gibi, büyük ölçekte de devletler arasında ortaya çıkabilir. Anlaşmazlıkların arkasındaki güçlükler bir çok farklı nedene dayanabilir. Bunlar arasında kültürel, sosyal, ekonomik ve politik farklılıklar, anlaşmazlıkların kaynağı olabilecek çatışmalı değerler ve çeşitli kaynakların paylaşımı gibi etkenler gösterilebilir.
Anlaşmazlıkların çözümünü sağlamak için, anlaşmazlıkların kaynağını kavramak önemli bir adımdır. İletişim, anlaşmazlıkların çözümünde büyük önem taşımaktadır. İletişim, aralarındaki çatışmaların sürekli olarak ortaya çıkmasını önleyebileceği gibi, her iki tarafın da karşı tarafa anlayışla yaklaşmasını da sağlayacaktır. İletişimin bir diğer önemli özelliği de, tarafların fikirlerini özgürce ifade etmesine olanak sağlamasıdır. Bu, tarafların karşı tarafın fikirlerini anlamak ve karşılıklı olarak kendi fikirlerini anlatmak için gerekli olan ortamı oluşturur. Ayrıca, her tarafın kendi konumuna ilişkin görüşlerini özgürce dile getirmesine izin verir.
Tarafların anlaşmazlıkları çözmek için ortaya koyacağı tüm çabalara rağmen, çözümün oluşmaması durumunda, çözüm arayışının devamı için alternatif yollar aranmalıdır. Bu yollar arasında, tarafların bir araya gelerek uzlaşma arayışında bulunmaları, tarafların kendi aralarında olan anlaşmazlıklarını çözmek için arabuluculuk hizmetleri almaları ve mahkemeye gitmeleri gibi yöntemler sayılabilir. Anlaşmazlıklarda uzlaşmanın sağlanması, tarafların kendi aralarında anlaşmazlıkların çözümünü sağlamasının her durumda en iyisi olduğu düşünülmektedir. Ancak, her durumda uzlaşının sağlanamaması durumunda, mahkemeye gitmek, tarafların her anlaşmazlıklarını daha objektif bir açıdan değerlendirme olanağı sunacaktır.
Anlaşmazlıklar, her iki tarafın da zarar görmesine n