Cinsel yönelim bozukluğu, bir kişinin cinsel tercihini veya ilişkiyi yönlendirecek biyolojik veya psikolojik faktörlerden kaynaklanan bozulmuş bir durumdur. Özellikle cinsel yönelimin doğuştan veya sonradan gelişen biyolojik veya psikolojik bozukluklar sonucu değişmesi durumunda söz konusu bozukluk ortaya çıkar. Cinsel yönelim bozukluğu, cinsel tercihin ya da ilişkinin gelişmesinde ve devamında kişinin cinsel kimliğinin ortaya çıkmasının güçlük yaşanmasıyla ortaya çıkar. Cinsel yönelim bozukluğunun çeşitli sebepleri olabilir. Bunlar arasında biyolojik veya genetik faktörler, ailevi ya da çevresel etkenler, kişinin psikolojik durumu veya kişinin kendi kimliğini keşfetme sürecinin çoğu zaman zorlukları ortaya çıkartabilir.
Cinsel yönelim bozukluğu, insanlarda çeşitli psikolojik ve davranışsal belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu belirtiler arasında, cinsel ilgisi olmayan kişiler tarafından hissedilmeyen cinsel yönelim veya cinsel tercihler, cinsel ilişkide kendini güvende hissetmeyenler, cinsel ilişkide partneriyle kendini rahat hissetmeyenler, cinsel ilişkide kendini geri çekenler, cinsel ilişkide kendini çoğunlukla rahatsız hissedenler ve cinsel ilişkide kendini rahat hissetmeyenler yer almaktadır. Cinsel yönelim bozukluğu belirtileri arasında aşırı cinsel dürtüler, cinsel ilişki istememe, cinsel ilişkiye karşı öfke, cinsel istek azlığı, cinsel kimliğin kabul edilmemesi, cinsel ilişkilerden kaçınma ve cinsel ilişkilerde kendini güvende hissetmeme de yer almaktadır.
Cinsel yönelim bozukluğu tedavisinde, kişinin cinsel kimliğinin keşfetmesi ve kabul edilmesi kadar, kişinin çevresindeki insanlarla iletişim kurma ve onlarla doğru ilişkiler geliştirme yeteneğinin geliştirilmesi de önemli bir yere sahiptir. Tedavi süreci için, kişiye cinsel kimliğinin kabulü konusunda destek sağlanmalı ve kişinin cinsel kimliğinin kendisine ve çevresine karşı kabul edilmesi konusunda desteklenmesi gerekmektedir. Cinsel yönelim bozukluğu tedavisinde, kişinin kendini güvende hissetmesi ve cinsel kimliğinin kendisine karşı kabul edilmesi için psikoterapi, diyalog terapisi, hipnoz terapisi veya diğer terapiler de kullanılabilir.