Çiriş otunun diğer adı, “Türkiye otu” olarak bilinir. Bu otu, özellikle Türkiye’de yetişen, yılda bir kez hasat edilen bir bitkidir. Çiriş otu, birçok yöresel adla da anılır. Özellikle doğu ve güneydoğu Anadolu’da “lüle”, “kirpik otu” veya “peynir otu”; Karadeniz bölgesinde ise “keklik otu” olarak adlandırılır.
Çiriş otunun yapraklarının çoğu, sarımsı yeşil renktedir ve küçük çiçekleri de aynı renktir. Yapraklarının yarısından fazlası, çiçeklenme döneminde kahverengiye döner. Çiriş otunun kökleri, çok kısa ve kalın olup, kırmızımsı bir renktir.
Çiriş otunun tatlı bir tadı vardır ve genellikle salata veya yemeklerle birlikte yenir. Ayrıca, çiriş otunun yaprakları, salataların üstüne konularak lezzet vermek için de kullanılır. Çiriş otunun yapraklarının, içerisinde bol miktarda A ve C vitaminleri içerdiği bilinmektedir. Bu bitki, aynı zamanda çeşitli hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.
Çiriş otunun, Türkiye’nin her yerinde yetiştiği bilinmektedir. Özellikle, yüksek dağlarda, çalıların arasında veya hendeklerin kenarlarında rahatlıkla bulunabilir. Bu bitki, çoğunlukla kış aylarında, kurutularak muhafaza edilir.
Çiriş otu, çok eski zamanlardan beri Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir. Çeşitli kültürlerde çeşitli anlamlar taşımaktadır. Örneğin, Karadeniz bölgesinde “keklik otu” olarak adlandırılan çiriş otunun, dikkat ve şans getirdiğine inanılır.
Çiriş otu, çok yönlü olarak kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar, bu bitkinin çeşitli sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılabileceğini göstermektedir. Aynı zamanda, bu otunun yaprakları, çeşitli yemeklere lezzet ve aroma katmak için de kullanılmaktadır.