Kapalı ülke kavramı, belirli bir ülkenin uluslararası ilişkileri kısıtlayan, dışa açılmayı engelleyen veya sınırlandıran bir politikaya sahip olmasını ifade eder. Dünyanın pek çok ülkesi, kapalı ülke kavramının kapsamına girer. Bu politikalar, ülkenin bireylerinin diğer ülkelerden ve uluslararası toplumdan çok fazla izole edilmesine neden olur.
Bir kapalı ülke, özellikle dış politikasını kontrol etmek veya sınırlandırmak için, ülkenin içindeki bireylerin dışarıya açılmasını kısıtlayan kontrol mekanizmaları kullanır. Bu kontrol mekanizmaları, sınır kontrolleri, vize kısıtlamaları, ülkeye giriş ve çıkış yasakları, vergi uygulamaları, döviz kontrolleri ve ülkeye ilişkin diğer kısıtlamaları içerir.
Kapalı ülke politikalarının amacı, ülkenin dış dünyayla ilişkilerini sınırlandırmak veya kontrol etmektir. Örneğin, İran, ülkedeki İslami rejimin, ülkedeki bireylerin uluslararası ilişkileri kısıtlaması için kapalı ülke politikaları uyguluyor. Aynı şekilde, Güney Kore, ülkeyi nükleer silahlardan ve diğer tehditlerden korumak için kapalı ülke politikalarını uyguluyor.
Kapalı ülke politikaları, uluslararası ilişkilerin gelişimine ve küreselleşmeye karşıdır. Bu politikalar, ülkeye ilişkin çoğu haberin ve bilginin özgürce akmasını engelleyerek, ülkelerin kendi siyasi ve kültürel kimliklerini korumalarına yardımcı olur. Ancak, bu politikaların uygulandığı ülkelerin, diğer ülkelerle ilişkileri ve küresel toplumla iletişimi kısıtlaması da risk oluşturmaktadır.