Reform, çoğulcuyu içerir ve genellikle bir toplumun, ülkenin veya bazı yasaların kurallarının veya sisteminin değiştirilmesi demektir. Reformların ilk olarak 18. yüzyıl Avrupa'da başladığı söylenebilir. Reformlar, insan hakları, ekonomik ve mali politikalar, eğitim ve kurumsal alanlarda yapılan önemli değişiklikleri içerir. Avrupa'daki reformların çoğu, ülkelerin hükümetlerinin ve devletlerinin yasalarını değiştirmek, çoğu zaman köleliğin kaldırılması ve özgürlüklerin genişletilmesi için yapıldı.
18. yüzyılda başlayan reformlar, özellikle 19. yüzyılda güçlenerek devam etti. İngiltere'de, İngiltere'nin kraliyet hükümeti, köleliğin kaldırılması ve serbest ticaretin geliştirilmesi için 1833'de önemli reformlar yaptı. Aynı yıl, İngiltere'nin kraliyet hükümeti, köleliğin yasadışı olduğunu kabul ederek Kölelik Yasası'nı kaldırdı. Daha sonra, İngiliz hükümeti, mali politikalarının reformu için 1834'te İş Bankası Kanunu'nu çıkardı.
Yine 19. yüzyılda, Avrupa'daki reformlar, özgürlük ve eşitlik için harekete geçti. 1870'de, Fransa'da, 3. Cumhuriyet, seçimleri kapsayan önemli reformlar gerçekleştirdi. Bir önceki yıl, Almanya'da, Bismarck tarafından liderliğindeki imparatorluk, yeni bir şekilde kurulan bir devlet oluşturdu. Bu devlet, ekonomik ve sosyal reformlar yayarak, ekonomiyi güçlendirmek ve sosyal reformların çoğuyla seçimleri ve eşitliği desteklemek için çalıştı.
20. yüzyılda, reformlar dünya çapında yayıldı. Yeni kurulan ülkeler, ekonomik ve sosyal reformlar yaptı. Birçok ülke, anayasa değişiklikleri, hakların genişletilmesi ve seçimlerin daha adil hale getirilmesi gibi reformlar yaptı. Bugün, çoğu ülke, ekonomik, sosyal ve politik reformlar yaparak, halklarının ekonomik refahını artırmak ve küresel ekonomide rekabet etmek için çalışıyor.