Rölativizm nedir felsefe gen

Rölativizm Nedir?

Rölativizm, özellikle felsefe alanında kullanılan, her şeyin kendi bağlamı içinde değerlendirilmesi ve anlaşılması gerektiğini vurgulayan bir yaklaşımdır. Rölativizm, bir şeyin doğruluğunun veya değerinin başka bir şeyin doğruluğu veya değerinden bağımsız olarak tanımlanamayacağını varsayar. Rölativizm, herhangi bir durumda, varlıkların, eylemlerin ve düşüncelerin, insanların gözlemleri tarafından ortaya konan kriterlerin dışında değerlendirilmesinin mümkün olmadığını vurgulamaktadır.

Rölativizmin Kökeni

Rölativizm, diğer felsefi kavramlara göre oldukça genç bir kavramdır. Özellikle 20. yüzyılın başlarından itibaren öne çıkan rölativizm, 18. yüzyılda İngiliz filozof David Hume tarafından ortaya konulmuştur. Hume, kesinliklerin ve kategorik kesinliklerin gerçek dünyada mevcut olmadığını savunmuştur. Hume'un felsefesinin etkisi, rölativizm ve diğer özgürlükçü felsefelerin doğuşuna neden olmuştur.

Rölativizmin Özellikleri

Rölativizmin özellikleri arasında öznel değerlendirme, öznel deneyim ve kültürel bağlamların önemli bir rol oynadığını vurgulamakla birlikte, rölativizmin temel özelliği, herhangi bir durumda veya olayda, başka bir durum veya olayla karşılaştırılarak elde edilen sonuçların değerlendirilmesidir. Rölativizm, bireysel deneyimlerin ve çevrelerinin etkisi altında olan her şeyin değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Örneğin, rölativizme göre bir kişinin kültürünün, deneyimlerinin ve yaşam tarzının belirlediği bir konu hakkındaki görüşleri, başka bir kişinin aynı konu hakkındaki görüşlerinden farklı olabilecektir.

Rölativizmin Kritikleri

Rölativizme karşı çıkanlar, rölativizmin, her şeyin değerlendirilmesini mümkün kılmasının herhangi bir durumda doğru veya yanlış olmaktan bağımsız olan genel kriterleri ortadan kaldırmakla sonuçlanabileceği görüşündedir. Ayrıca, rölativizmin, her durumda öznel bakış açılarının kullanılmasının doğru ve yanlış arasındaki farkı ortadan kaldırabileceği ve insanların kendi gözlemleri ve düşünceleriyle karşı karşıya kalabilecekleri görüşü de çoğu zaman ortaya çıkar.

Sonuç

Rölativizm, felsefe alanında her durumun, olayın veya durumun kendi bağlamı içinde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan geniş bir yaklaşımdır. Rölativizm, herhangi bir durumu kesinlikler ve kategorik kesinlikler dışında değerlendirmeye zorlar. Ancak, bu yaklaşımın kendi kritikleri de vardır ve rölativizmin, her durumda doğru veya yanlış olmaktan bağımsız olan genel kriterleri ortadan kaldırabileceği ve insanların kendi gözlemleri ve düşünceleriyle karşı karşıya kalabilecekleri gibi konular gündeme gelmektedir.

Rölativizm, felsefe alanında konu olan bir kuramdır. Temel olarak, rölativizm, her şeyin küresel olarak ortak bir çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini savunur. Bu çerçevenin olmazsa olmazı, insanların dünyaya ve birbirlerine bakış açılarının her zaman değişken olacağını kabul etmektir. Böylece, her bir kişinin kendi gözüyle dünyaya bakışı arasındaki farklılıkların anlaşılması ve kabullenilmesi gerekir.

Rölativizm, her kişinin kendi gerçekliğinin ve yargılarının kendisine özgü olduğunu kabul eder. Herkesin kendi gerçekliğinin ve yargılarının, başka bir kişinin gerçekliği ve yargılarından farklı olacağını kabul etmek, rölativizmin temel özelliğidir. Bu çerçevenin sonucu olarak, hiçbir insan veya grup, kendi gerçekliği ve yargılarını diğer insanların gerçekliği ve yargıları üzerinde zorlayamaz.

Rölativizm, insanların kendi deneyimleriyle dünyaya bakış açılarının kendileriyle sınırlı olmasının kabul edilmesi ile ilişkilidir. Bu anlamda, kişinin kendi deneyimleri ve yargıları kendisine özgüdür ve başkalarıyla paylaşılamaz. Rölativizm, aynı zamanda, herkesin deneyimlerinin ve yargılarının, kendi aralarında özgürce karşılıklı olarak değerlendirilebilmesini savunur. Yani, herkesin kendi deneyimlerinin ve yargılarının, diğer insanların deneyimleri ve yargılarını değerlendirme hakkının olduğunu kabul etmektir.