Johann Christoph Friedrich Schiller (1759-1805) Alman edebiyatının önemli isimlerinden biridir. Schiller'in sanat anlayışını anlamak için, en önemli temel kavramı, kurduğu estetik felsefeyi anlamak gerekir. Schiller, estetik felsefesinin çekirdeğini, estetik alanına, toplumsal kurallara ve etik kurallara dair bir bütün olarak bakmaktadır. Schiller, insanların, sanatın ve özellikle de edebiyatın özgür olması gerektiğini savunur. Schiller, insanların, zorunlu olarak kendi sanat ortamlarını yaratmaya çalışmalarını önerir. Böyle bir ortam, insanların kendi özgürlük ve yeteneklerini ortaya koymalarına, kendilerini geliştirmelerine ve çevrelerindeki insanları etkilemelerine izin verir.
Schiller, insanların estetik deneyimlerinin önemini vurguluyor. Ona göre, sanat eserleri, insanların gerçek yaşamlarındaki deneyimleri arttırır. Örneğin, bir insanın sanat eserleri aracılığıyla deneyimlediği, korku, öfke, sevinç gibi duygular, onun gerçek yaşamındaki deneyimlerini arttıracaktır. Schiller, insanların, çevrelerindeki insanları etkilemek için kullandıkları sanatın özgür olması gerektiğini savunur. Schiller'e göre, insanların özgürce ifade edebildikleri sanat eserleri, etkinlikleri, resimleri ve müzikleri aracılığıyla çevrelerindeki insanları etkileyecektir. Böylece, insanlar, kendi özgür iradelerini ve yeteneklerini kullanarak, çevrelerinde pozitif değişimler oluşturacaklardır.
Schiller, insanların sanatın özgürlüğünü sağlamak için, kendi düşüncelerinin özgürce ifade edilebileceği bir ortam yaratmalarını önermektedir. Schiller, sanatın özgürlüğünün, insanların, özellikle de edebiyatın, çevrelerindeki insanları etkileyecek şekilde kullanılmasının önemini vurguluyor. Schiller'e göre, sanatın özgürlüğü, insanların kendi özgürlüklerini ve yeteneklerini ortaya koymalarını ve çevrelerindeki insanları etkilemelerini sağlayacaktır.