Suç uydurma ve iftira suçu, suçu ortaya çıkarmak amacıyla üretilen veya üretilmesi teşvik edilen yanlış veya çarpık bilgileri içeren bir suçtur. Suç uydurma ve iftira suçu, çoğu zaman güvensizlik ve korku duygusu oluşturmak amacıyla işlenir. Suçu uydurmak, bir kişiye veya bir gruba karşı kötü niyetli olarak, yalan iftira veya çarpık bilgiler üretmek anlamına gelir. Bu suç, haksız olarak bir kişinin itibar veya onurunu zedeleyebilir veya kötüye kullanılabilir.
Suç uydurma ve iftira suçu, düzenleyici mevzuatlara uygun olarak her ülkede değişik şekilde sınıflandırılmıştır. Türkiye’de, bu tür suçların özellikle Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 125. Maddesinde açıkça düzenlendiği görülmektedir. Bu madde, suç uydurma ve iftira suçunun özelliklerini açıkça belirtmektedir.
İftira, gerçek olmayan bir iddiayı başkalarına yönelik olarak kötü niyetle ileri sürmek anlamına gelir. İftiranın en çok kullanılan örnekleri arasında; kişinin hakaretleri, bıçaklama, yalan haberler ve karalama yer almaktadır. İftira, birçok ülkede cezai olarak cezalandırılabilir. Türkiye’de, bu tür suçlar TCK’nın maddelerine göre cezalandırılmaktadır.
Suç uydurma ve iftira suçunun önlenmesi için, öncelikle çevrimiçi hakaret ve iftiraların önlenmesi çok önemlidir. Çünkü, internet üzerinden yapılan iftiralar, özellikle gençleri negatif etkileyebilir. Ayrıca, bu tür iftiralar, özellikle kamu görevlileri ve kamu sağlığı konularında ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, ülkemizde, suç uydurma ve iftira suçunun önlenmesi için gerekli önlemler alınmalıdır.