Azil, uluslararası hukuksal kavram olarak, koruma arayan kişinin isteği üzerine, başka bir ülkeye sığınması olarak tanımlanır. Belli durumlar halinde, çoğu ülkeler, azil talebini kabul eder ve bu kişilere güvenli bir alan sağlar.
Azil talebinde bulunanlar, genellikle ülkelerindeki siyasi, sosyal ve ekonomik durumlardan doğan ya da işkence veya şiddetten doğan tehlike veya baskı altında yaşamaktadırlar. Bir ülkeden azil talebi, kabul edilmeden önce, azil talebine ilişkin gerekli belgelerin verilmesi gerekmektedir.
Azil talebi, genellikle, uluslararası hukuk kurallarına, mevzuata ve uluslararası insan haklarına dayanarak, ülkenin kendi hukuki sistemine, kurallarına ve hükümlerine göre değerlendirilir. Azil talebi, kabul edildiğinde, kişi, ülkeye kalıcı olarak yerleşme hakkına ve çalışma hakkına sahip olabilir.
Azil talepleri, her ülkenin kendi hukuki sistemine göre değerlendirilir. Bazı ülkeler, azil taleplerini daha sıkı bir şekilde değerlendirir ve kabul etmek için daha sıkı koşullar uygular. Örneğin, Avrupa Birliği üyesi ülkeler, genellikle azil talebini daha sıkı değerlendirir ve daha sıkı koşullar uygular.
Azil talebinin kabul edilmesi, ülkeye giren kişinin haklarını da korur. Kişi, ülkeye yerleştiğinde, çoğu ülkede, özgürce yaşama hakkı, fikir özgürlüğü, barınma hakkı ve özel hayatının gizliliğinin korunması gibi temel insan haklarının korunmasına sahiptir.