Büyüklük hastalığı (Takıntılı Büyüme Bozukluğu), vücudun herhangi bir kısmının - genellikle baş, el, ayak ve gözler - büyük görünmesini istemek ve korkulmasının özellikle çocukluk çağında ortaya çıkan tanımlanabilen bir bozukluktur. Bu bozukluk, kişinin çevresindekiler tarafından hor görülme korkusu, özgüven eksikliği, utangaçlık, sosyal iletişimde güçlükler ve sık sık kendine yönelik öfke ile ilişkilendirilir.
Büyüklük hastalığı, kişinin durumuna bağlı olarak, birçok farklı belirtilere sahip olabilir. Bazıları arasında, gözlerinin büyük görünmesi, kısa veya uzun boylu olma korkusu, gözlerinin çok parlak görünmesi, gözlerinin uzaklarda görünmesi, el ve ayaklarının büyük görünmesi, vücudun bir kısmının küçük görünmesi ve vücudunun belirli kısımlarının göz önünde olması sayılabilir.
Büyüklük hastalığının belirtileri, kişinin yaşına, cinsiyetine ve durumuna göre değişmektedir. Kişinin durumu, sıklıkla, davranışsal terapi, kişisel terapi, grup terapi, medikal tedavi ve deneyimli bir terapistin yardımıyla değiştirilebilir. Kişi, kendini kabul edebilecek, güvenli ve destekleyici bir ortamda terapiye katılmalıdır. Ayrıca, kişinin kendi kendine yardım kitapları ve online kaynakları da kullanarak bu hastalıkla yüzleşebilmesi de faydalı olabilir.