Çengicilik; tarih boyunca, İslam kültüründeki önemli bir kültür faaliyeti olarak öne çıkmıştır. Çengi, Arap dilindeki manasıyla "müzik aleti" anlamına gelmektedir. Çengicilik, İslami müzik aletlerinin kullanılmasını içerir. Türk çengiciliği, müzik aletleri arasında kabağı, tef, kanun, kudüm, ney ve darbuka gibi çalgıların kullanılmasını meydana getirir. Bunların hepsi, özellikle Türk kültüründe önemli bir rol oynayarak, Türk çengi geleneğinin oluşumunu ve gelişimini etkilemiştir.
Türk çengiciliği, geleneksel İslami müzik türlerine dayanmakta olup, çoğunlukla tek kişi tarafından ya da bir grup tarafından çalınır. Çoğu zaman, bir grup tarafından çalınırken, bir çengi lideri vardır. Lider, müziğin melodik ve ritmik yönünü öne çıkarmaya yönelik olarak, çoğu zaman, enstrümanların çalınış örnekleriyle uyumlu bir şekilde, diğer çalgıların çalınışını yönetir. Ayrıca, çengicilik, çalgıların arasında sık sık geçişler yapmak ve konuşmalar arasında müzikal öğelerin eklenmesini içerir.
Çengicilik, eğitime de büyük önem vermektedir. İslami müzik eğitimi, çoğu zaman, eğitimci tarafından yönlendirilerek gerçekleştirilmektedir. Bu eğitim, çengi geleneğinin temel öğelerini öğrenmek, çalgıları tanımak ve temel ritimleri öğrenmek için öğrencilere çalışma saatleri vermek suretiyle gerçekleştirilmektedir. Eğitimci, çengicilik konusunda yetkinlik kazanmak isteyen öğrencilere, özel çalışma ortamı sağlamaya çalışır. Eğitimci, öğrencilerin müzikal ön görü ve becerilerini geliştirmelerini sağlamak için, öğrencileri aralarında yarışmalara teşvik eder. Öğrencilerin müzikal yeteneklerini ve tecrübelerini geliştirmesi, müzikal kabiliyet ve yeteneklerini geliştirir ve çengicilik konusunda kendilerini geliştirme imkanı sağlar.